BEYRUT (AA) - MAHMUT GELDİ - Lübnan'da çekimleri tamamlanan "Avukat" dizisi, İsrail'in yaklaşık 20 aydır Gazze Şeridi'nde işlediği suçlara ve yol açtığı insani krize ışık tutuyor.
İsrail yönetimi, 2006 yılından itibaren uzun yıllar boyunca sıkı abluka altına aldığı Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'te havadan, denizden ve karadan başlattığı yıkıcı bombardımana devam ediyor.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı verilerine göre, İsrail'in yaklaşık 20 aydır insani yardımların girişini engelleyerek sürdürdüğü saldırılarda ölen Filistinlilerin sayısı 54 binin üzerine çıkarken, yaralıların sayısı da 123 bine yükseldi.
Başbakan Binyamin Netanyahu başta olmak üzere İsrailli yetkililer, Gazze Şeridi'nde ordunun cami ve kiliselerin yanı sıra okul ve hastanelere yönelik tüm saldırıların arkasında durarak uluslararası tepkileri duymazdan geliyor.
- Avukat dizisi gerçeklerin anlatıldığı çok hassas bir çalışmadır
Dizi yapımcısı Udey Azzi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dizinin gerçeklerin aktarıldığı çok hassas bir çalışma olduğunu söyledi.
"Avukat" dizisinin İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırılarda işlenen suçları ele alan ilk drama çalışması olduğunu belirten Azzi, "Filistin davasını, Gazze Şeridi'ni ve orada yaşanan katliamları ele alan bir dizi, Arap coğrafyasına değil tüm dünyaya mesaj taşıyan bir çalışmadır." ifadelerini kullandı.
Dizinin 30 bölümden oluştuğu ve her bölümde gerçekte yaşanmış bir hikayenin anlatıldığını aktaran Azzi, "Gazze'de katliamlar oluyor, Gazze'de çocuklar ölüyor.. Bizler de bu dizide bunlara ışık tutmaya çalıştık." dedi.
- Oyuncuların çoğu Gazze için karşılık beklemeden rol aldı
Beyrut'ta çekimlerini tamamladıkları dizilerinin adını "Avukat" olarak seçmelerine değinen Azzi, "Gazze'de yaşanan katliam ve suçları savunan kimseyi göremiyoruz. Bizler de Avukat dizisiyle Gazze Şeridi'ndeki kardeşlerimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalıştık." diye konuştu.
Dizide rol alan oyuncuların çoğunun konu Gazze olduğu için hiçbir karşılık beklemeden oynamaya hazır olduklarını belirttiklerini anlatan Azzi, ancak bazı kişilerin de bu gibi hassas konuların işlendiği projelerde yer almak istemediklerini aktardı.
Gazze'deki çocuklara karşı hissettikleri sorumlulukla bu çalışmayı yaptıklarını dile getiren Azzi, karşılaştıkları zorlukları ise şu sözlerle anlattı:
"Dizi çalışmalarımızda çok fazla baskılara maruz kaldık. Telefonla arayıp Gazze konusunun hassas olduğu ve bu çalışmanın başarısız olacağını söylediler."
Dizide rol alan oyuncuların "ben Filistin davasını savunan biriyim" diyerek İsrail'i savunan avukat rolünü kabul etmediğine işaret eden Azzi, Cannes Film Festivali'nde Filistin bayrağını kaldıranlardan biri olan Munzir Reyhane'nin Filistin'i savunan avukat olarak dizide rol almak için ısrar ettiğini kaydetti.
Yapımcı Azzi, dizinin çekimlerinin tamamlandığını ancak yayına girmesi için çalışmaların devam ettiğini belirtti.
- Etnik temizlik suçları gelecek nesillere aktarılması için kayıt altına alınıyor
Lübnanlı dizi yönetmeni Elie Rammuz da başkent Beyrut'ta çekimlerini tamamladıkları "Avukat" dizisinde, İsrail'in Gazze Şeridi'nde işlediği suçların yargılandığı bir uluslararası mahkemenin temsil edildiğini söyledi.
"Gazze savaşında işlenen suçların kanıtları uluslararası bir mahkemeye sunuluyor. Dizinin her bölümünde ise Gazze'deki katliamların tanıklarından birinin hikayesine ışık tutuluyor." diyen Rammuz, mahkemede hem Filistin'i hem de İsrail'i savunan avukatların roller üstlendiğini belirtti.
Aslında bu dizide dünyaya insani bir mesaj vermek istediklerini vurgulayan Rammuz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"30 bölümden oluşan bu dizide daha çok adalet ve insanlıkla ilgili bir mesaj vermek istiyoruz. Orada gerçekleştirilen etnik temizlik suçlarını gelecek nesillere aktarmak için kayıt altına almak istiyoruz."
- Dizinin her bölümünde Gazze'deki gerçek bir hikaye aktarılıyor
Dizide aktarmaya çalıştıkları hikayelerin tümünün Gazze'de yaşanan gerçek hikayeler olduğunun altını çizen Rammuz, bölümlerde işledikleri tüm olayların ellerinde belgeleri olduğunu aktardı.
Her bölümde işledikleri hikayelerin birbirinden farklı olduğuna işaret eden Rammuz, "Genel olarak dizide verilmek istenen mesaj birdir ancak hikayelerin her biri olaydır. El-Ehli Baptist Hastanesinin bombalanması, kilisenin hedef alınması ve işlenen katliamlar..." ifadelerini kullandı.
Lübnan'ın yanı sıra Mısır, Suriye ve Ürdün gibi Arap ülkelerindeki ünlü isimleri seçtiklerini anlatan Rammuz, "Avukat" dizisiyle Gazze'de işlenen savaş suçları ve soykırımı dünyaya hatırlatmayı hedeflediklerini kaydetti.
Rammuz, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında işlenen suçlara ışık tutan "Avukat" dizisinin Arap dünyasında ilgi gördüğü ve yayınlamak isteyen çok sayıda televizyon kanalından teklif aldıklarını paylaştı.
- Her bölümde Gazze'deki katliam ve saldırılardan kurtulan birinin tanıklığı var
Dizinin bazı bölümlerinde rol alan Suriyeli oyuncu Sami Navfal da Gazze Şeridi'nde yaşananların şu anda dünya meselesi haline gelen bir insani kriz olduğuna dikkati çekti.
Dizide, Gazze'de işlenen suçların hem Filistin tarafını hem de İsrail'i savunan avukatların hazır bulunduğu bir uluslararası mahkemede yargılandığını aktaran Navfal, bu dizinin her bölümünde ayrı bir başrol oynandığını belirtti.
Dizinin her bölümündeki hikayenin bir belgesi olduğunu vurgulayan Navfal, "O belge ise Gazze'de yaşanan katliam ve saldırılardan kurtulanların tanıklığıdır." diye konuştu.
Gazze'de işlenen suçlar ve yaşanan katliamlarla ilgili sosyal medya ve uluslararası basında binlerce hikayenin olduğunu hatırlatan Navfal, dolayısıyla bu konuyu ele alan drama çalışmalarında binlerce bölümün yetersiz kalacağını ifade etti.
- "Gazze'de olanlar, bölgenin tarihine karşı sistematik saldırılardır"
Bu çalışmayla Gazze Şeridi'ne destek çıkmak istediklerini anlatan Navfal, bugün Gazze'de yaşanan acıların yarın dünyanın farklı bir bölgesinde yaşanacağından emin olabileceklerini söyledi.
"Avukat" dizisinde duygusal yönlerle yetinmediklerinin altını çizen Navfal, şunları kaydetti:
"Gazze'de olanlar, bölgenin tarihine karşı sistematik saldırılardır. Örneğin Gazze'deki 600-700 yıllık Büyük Ömeri Cami ve bin yıllık Aziz Porphyrius Kilisesi'nin bombalanması çok büyük sorunlardır. Bundan daha büyük sorun ise yapımcıların bu konulara kayıtsız kalmasıdır."