İSTANBUL (AA) - Biruni Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Samet Tosun, toplumda genellikle yaşlılıkla ilişkilendirilen yutma güçlüğünün (disfaji), her yaştan bireyi etkileyebileceğini belirtti.

Bakan Kurum, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 178. kuruluş yıl dönümünde konuştu:
Bakan Kurum, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 178. kuruluş yıl dönümünde konuştu:
İçeriği Görüntüle

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Tosun, yutma güçlüğünün sadece yaşlılara özgü bir problem olmadığına dikkati çekerek, yutma sürecinin üç ana fazda gerçekleştiğini anlattı.

Tosun, "Oral, faringeal ve özofageal fazlarda yaklaşık 30'dan fazla kas ve çok sayıda sinir koordineli şekilde çalışır. Bu süreçteki aksaklıklar oral disfaji, faringeal disfaji veya özofageal disfaji gibi farklı türlere yol açar." ifadelerini kullandı.

Disfajinin özellikle ileri yaşta ve nörolojik hastalıklarda daha sık görüldüğünü belirten Tosun, prematüre bebekler, baş-boyun kanseri tedavisi gören bireyler, Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıkları olanlar ve yoğun bakım süreci geçirmiş hastaların risk altında olduğunu kaydetti.

Tosun, disfajinin nedenlerini nörolojik, yapısal, psikojenik ve sistemik olarak sınıflandırarak, şu bilgileri verdi:

"Nörolojik nedenler arasında inme, Parkinson, ALS, Multiple Skleroz, beyin travmaları ve demans bulunur. Yapısal nedenler ise baş-boyun kanserleri, tümörler, cerrahi müdahaleler ve radyoterapi sonrası doku hasarları gibi durumları içerir."

Yutma güçlüğünün belirtilerinin önemine dikkati çeken Tosun, hastaların genellikle yemek yerken boğazda takılma hissi, öksürük, boğulma hissi, ses kısıklığı, yutmada ağrı ve yeme süresinin uzaması gibi belirtilerle başvurduğunu, bunların ortaya çıkması durumunda mutlaka uzmana başvurulması gerektiğini bildirdi.

Tosun, klinik yutma değerlendirmesinin sürecin ilk adımı olduğunu, daha sonra videofloroskopik yutma çalışması ve fiberoptik endoskopik yutma değerlendirmesi yapıldığını, bu yöntemlerle disfajinin tipi, şiddeti ve aspirasyon riskinin belirlenebildiğini aktardı.

Tosun, tedavide multidisipliner ekip çalışmasının önemine işaret ederek, dil ve konuşma terapistleri, kulak burun boğaz uzmanları, nörolog, diyetisyen, radyolog, gastroenterolog ve gerektiğinde psikologlarla çalışılması gerektiğini kaydetti.

- "Belirtilerin önemsenmesi ve zamanında uzman yardımı alınması gerekiyor"

Tosun, "Disfaji erken müdahaleyle önlenebilir bir durumdur. Halkın ve sağlık profesyonellerinin bu konuda bilinçlendirilmesi, yutma güçlüğü belirtilerinin önemsenmesi ve zamanında uzman yardımı alınması gereklidir." bilgisini paylaştı.

Yutma güçlüğü olan bireylerin yaşam kalitesini artırmak için dikkat edilmesi gerekenleri anlatan Tosun, "Gıda kıvamı kişinin yutma yetisine göre düzenlenmeli, lokmalar küçük olmalı, yemek sırasında dik oturulmalı ve yemek sonrası en az 30 dakika dik pozisyon korunmalıdır." önerisinde bulundu.

Toplumda disfaji farkındalığının yeterli olmadığının altını çizen Tosun, sorunun genellikle yaşlanmanın doğal sonucu olarak görüldüğünü ve sadece yutamama olarak algılandığını ifade etti.

Kaynak: AA