İSTANBUL (AA) - KAAN ULU - Kurduğu triko imalat şirketinde kullanılan makine yedek parçalarının yerli üretiminin yapılmaması nedeniyle bu alandaki boşluğu fark eden İrfan Yolcular, KOSGEB ve TÜBİTAK'ın destekleriyle yerli ve milli üretime geçerek Asya, Avrupa, Afrika ve Güney Amerika ülkelerine ihracata başladı.
Firma sahibi İrfan Yolcular, 1995 yılında İstanbul'da triko imalatı yapan bir şirket kurdu. Ardından sektörde kullanılan makinelerin yedek parçalarının maliyetli olduğunu ve bunların birçoğunun ülkede üretilemediğini, ithal edildiğini gören Yolcular, aynı yılda makine yedek parça üretimi üzerine araştırmalar yapıp, üretime geçti.
AA muhabirine açıklamada bulunan Yolcular, Türkiye'de üretilmeyen makine yedek parça ürünlerini üretmeden önce, işe ilgili parçaları tamirle başladıklarını belirterek, "O bilgi doğrultusunda bu makinelerde kullanılan yedek parçaları üretmeye başladık. Yola çıkışımızın temelinde şu düşünce vardı: 'Neden Türkiye’de üretilemeyen bir ürünü biz üretmeyelim?' O dönemlerde birçok makine parçası ve elektronik bileşen yurt dışından ithal ediliyordu. Ancak inandık ki mühendisliğe yatırım yapılırsa, kaliteli üretimle Türkiye’nin de kendi teknolojisini geliştirmemesi için hiçbir neden yok. Bu motivasyonla yerli üretime başladık." diye konuştu.
- "Mühendisliğimiz Avrupa'daki rakiplerimiz kadar yetkin"
İrfan Yolcular, İstanbul’daki merkez ve yurt dışı temsilciliklerinde 60’tan fazla kişiden oluşan bir ekiple çalıştıklarını ve makine mühendislerinden yazılım geliştiricilere, teknisyenlerden tasarımcılara kadar çok disiplinli kadroyla çalışan bir Türk firması olmalarından dolayı gururlu olduklarını söyledi.
İhracata ilk olarak 2000'li yıllarda Almanya ve İtalya ile başladıklarını anlatan Yolcular, "Triko üretimi hangi ülkelerde varsa bu ülkeler Türkiye'de böyle bir sektörde yedek parça üretimin olduğunu bilir. Bütün uluslararası fuarlara katılım sağlıyoruz. 2008 yılında ilk defa Çin'de fuara katıldık. Ülkemizdeki triko sanayini büyüttük. Bu yatırım sayesinde trikocular, ekonomik çözümler buldu. Şu anda Asya, Avrupa, Afrika ve Güney Amerika ülkelerine ihracat yapıyoruz. " ifadelerini kullandı.
Yolcular, tüm üretimlerini yerli ve milli imkanlarla yaptıklarını vurgulayarak, "Eğer bu sektöre yönelik daha kapsamlı ve sürdürülebilir devlet destekleri sağlanırsa, Türkiye sadece üretici değil, teknoloji ihraç eden bir merkez haline gelebilir. Özellikle triko makineleri ve elektronik kontrol sistemlerinde çok ciddi potansiyelimiz var. Rekabet gücümüz yüksek çünkü mühendisliğimiz de artık en az Avrupa’daki rakiplerimiz kadar yetkin." diye konuştu.
- "Yerli ve milli üretimle 500 milyon doların dışarı gitmesini engellemişizdir"
Dünyada detaylı olarak trikocuların ihtiyacı olan bu tarz bir üretim yerinin sadece Türkiye'de olduğunu aktaran Yolcular, şunları kaydetti:
"Biz 2019 yılında KOSGEB ve TÜBİTAK desteği ile AR-GE merkezi olduk. Burada sorun odaklı projeleri seçerek onlara çözüm arıyoruz. Tüm KOSGEB ve TÜBİTAK projelerimiz başarıyla sonuçlandı. Bugüne kadar buradaki yerli ve milli üretimimizle minimum 500 milyon doların dışarı gitmesini engellemişizdir. Yani alternatif çözümler üreterek bu dövizin Türkiye'de kalmasını sağladık."
Yolcular, bazı triko makine yedek parça üretimlerinin dünyada sadece Türkiye, Çin ve Japonya'da yapıldığını ifade ederek, "Örneğin Çin bu ürünü nasıl destekliyor? Maliyeti pahalı bile olsa destek veriyor. Rakiplerini piyasadan çektirince ondan sonra para kazanmaya başlıyor. Biz de KOSGEB ve TÜBİTAK'ın destekleri gibi ihracatta da devletin de bu tarz kritik ihracat ürünlerinde destekleri daha da yoğunlaşırsa biz de bunları kalıcı hale getirebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Türkiye'deki üretimle triko imalatçılarımızın yurt dışına bağımlılığına son verdik"
Şirketin üretim ve AR-GE merkezi direktörü olan makine mühendisi Songül Bayraktar Kasap ise, "Bu destekler, bizim gibi AR-GE’ye dayalı üretim yapan firmalar için hayati öneme sahip. TÜBİTAK projeleri sayesinde yeni ürün geliştirme süreçlerimizi sistematikleştirdik. KOSGEB ise ekipman yatırımları ve eğitim desteğiyle altyapımızı güçlendirdi. Bu tür desteklerin daha sade başvuru süreçleriyle daha fazla KOBİ’ye ulaşması gerektiğine inanıyoruz. 2003 yılından beri KOSGEB ve TÜBİTAK desteklerine başvuruyoruz ve bu desteklerden yararlanıyoruz." dedi.
Bayraktar, Türkiye'de bu sektörün daha da geliştirilmesi için sektörün yazılım ve elektronik alt yapısının geliştirilmesi gerektiğini düşündüğünü aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Özellikle mekanik alanda olsun, yedek parça ve aksesuarlar alanında olsun yeterli bilgi birikimine sahibiz. Ama yapılacak AR-GE yatırımlarıyla yazılım ve elektronik alanında gelişme ihtiyacımız olduğunu düşüyorum. Dünyada Bangladeş, Hindistan, Brezilya ve Çin başta olmak üzere triko imalatının yapıldığı tüm ülkelere Türkiye'den ihracatımızı gerçekleştiriyoruz. Yerli ve milli üretim yapıyoruz. Triko imalatının hızla geliştiği Bangladeş'te de kendi şirketimizi kurduk. 2019 yılından beri başarılı bir şekilde ülkemizde ürettiğimiz ürünleri Bangladeş'te satışını gerçekleştiriyoruz. Türkiye'de yaptığımız üretimle birlikte triko imalatçılarımızın yurt dışına bağımlılığına son verdik."