Hava Durumu

  • 11:40
  • $33.0675
  • 35.8914
  • BIST100:10.891,42

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da anlaşmanın yenileneceğine inandığını ifade etti.

Türkiye ve BM’nin arabuluculuğunda yapılan anlaşma yaz aylarından bu yana Ukrayna’nın buğday, mısır ve ayçiçek yağı gibi yaklaşık 11 milyon ton gıda maddesini silolarından çıkarmasına yardımcı oldu ve küresel gıda fiyatlarının düşmesine katkıda bulunarak gıda ithalatını karşılamakta zorlanan yoksul ülkelere yardımcı oldu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da anlaşmanın yenileneceğine inandığını ifade etti.

BALİ, Endonezya – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ile imzalanan ve Ukrayna’nın büyük miktardaki tahıl stoklarını deniz yoluyla ihraç etmesine olanak tanıyan anlaşmanın, ilk aşaması Cumartesi günü sona erdiğinde yürürlükte kalmaya devam edeceğini söyledi.

Anlaşmanın yenilenmesi halinde, Ukrayna’nın önemli bir gıda ihracatçısı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, dünya piyasalarının rahatlayacağı düşünülüyor.

Erdoğan G20 liderler toplantısının sona erdiği Endonezya’nın Bali kentinde gazetecilere yaptığı açıklamada “Görüşmelerimiz devam ediyor ve şu an itibariyle bunun [anlaşmanın] devam edeceği kanaatindeyim” dedi. Türk lider, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kısa süre önce yaptıkları görüşmede anlaşmanın yenilenmesi konusunda kendisine “yeşil ışık” yaktığını da sözlerine ekledi.

Ancak Rusya, kendi gıda ve gübre ihracatının engellendiğini söyleyerek anlaşmayı eleştirdi. Moskova bu ayın başlarında Karadeniz anlaşmasına katılımını birkaç günlüğüne askıya almış, daha sonra tekrar imzalamıştı. Türkiye ve Ukrayna 19 Kasım’daki son tarih yaklaşırken anlaşmayı genişletmek için bastırıyor.

Haftalardır süren müzakereler sırasında Moskova anlaşmaya katılımını, Batı’nın Rusya Tarım Bankası’na uyguladığı yaptırımların hafifletilmesi ve kendi gıda ve gübre ihracatı için daha fazla garanti ve esneklik sağlanması koşuluna bağladı. Batılı yetkililer Rusya’nın gıda ve gübre ihracatına yaptırım uygulanmadığını savunuyor.

Güven verici adımlar

Avrupa Karadeniz anlaşmasına doğrudan müdahil olmadı – blok enerjisini Ukrayna’nın kara ticaret yollarını güçlendirmeye odakladı – ancak Bali’de bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron anlaşmanın “zımnen yenileneceğini” söyledi.

Macron, “Bu, geçen Ağustos ayından bu yana yürürlükte olan planın devam edebileceği anlamına geliyor” diye ekledi. Bir AB yetkilisi anlaşmanın uzatılması konusunda “tarafların güven verici adımlar attığını” söyledi.

BM Karadeniz Tahıl Girişimi sözcüsü İsmini Palla ise “Bu aşamada herhangi bir şeyi teyit edemeyiz” dedi.

Başka yerlerdeki iyimserliğe rağmen Rusya anlaşmadan çekilip çekilmeyeceği konusunda ağzını sıkı tuttu.

Temmuz ayında Birleşmiş Milletler ile birlikte anlaşmaya aracılık eden Türkiye, anlaşmanın sorunsuz bir şekilde işlemesi için önemli bir rol oynadı ve İstanbul’da Ortak Koordinasyon Merkezi olarak bilinen ve anlaşmanın uygulanmasını izleyen bir ofise ev sahipliği yaptı. Türkiye ve Ukrayna, Rusya’nın Kasım ayında anlaşmaya katılımını askıya almasıyla anlaşmanın işlemeye devam etmesini sağladı.

Türkiye’nin gemilerin güvenliğinin sağlanmasındaki rolü göz önüne alındığında, bazı uzmanlar Rusya’nın katılımının devam etmesinin hala kritik olup olmadığını sorguladı.

Atlantik Konseyi’nde çalışan Alp Sevimlisoy, “Medyada Rusya’nın bu konudaki önemine dair çok şey söylendi ama bence bu noktada bu daha çok sembolik bir katılım […] çünkü bu malzemelerin güvenliğini sağlamada gerçek güç Türkiye’ye ait” dedi. “Bu noktada tahıl anlaşması bir Türk-Ukrayna anlaşması haline geldi.”

Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyy Salı günü G20’de yaptığı açıklamada anlaşmanın “belirsiz” bir süre için uzatılmasını ve ayrıca ülkenin milyonlarca ton daha tahıl ihraç etmesine olanak sağlayacak iki ilave limanın da anlaşma kapsamına alınmasını istediğini söyledi.

Bali’de Macron, Moskova’nın BM Dünya Gıda Programı aracılığıyla Afrika ülkelerine bağışladığı Rus gübresinin ihracatını Fransa’nın 7,5 milyon Avro tutarında finanse ettiğine işaret etti. Ancak Macron Rusya’nın kendi gübreleri üzerindeki kontrollerini de “sorumsuzluk” olarak eleştirdi.

 

Kaynak: Politico

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir